Merzifon Bedesten Osmanlı Mutfağının tadı damağımızda,keyfi dillerimizde yolumuza devam ediyoruz,İstikamet Samsun,bu sırada yollarda ilerlerken dikkatimi çeken müze reklamları oldu,dikkatimi yeni çekmesi yeni müze kart sahibi olduğumdan değildir sanırsam,Çorum'dan önce başlayan Ordu'ya kadar devam eden ,yol kenarlarında kocaman kocaman müze ve turistlik olabilecek yerlerin reklamını gördüm,bu çalışmalar Turizm Bakanlığıyla mı yoksa yerel yönetimlerle mi ilgili bilemiyorum ama çok başarılı buldum,bu çalışmaları düşünen ve Türkiye turizmine kazandıran herkese teşekkür etmek istedim,Ordu kmlerini bitirdiğimizde hava kararmıştı,ilk otelimize giriş yapmak istedik,bize ilk tavsiye edilen otel Balıkçıhan Oteliydi,bizim gittiğimiz tarihte Trabzonspor otelde konaklayacağı için iki gecelik yer bulamayınca başka bir otelden rezervasyonumuz yapıldı,bu Ordu gezimizin en güzel başlangıcıydı,iyi ki Balıkçıhan Oteliyle zamanımız uymadı ve biz iyi ki Hampton by Hilton Ordu oteliyle tanışabildik,
Otele girişimizde çok güler yüzlü bir ekip bizi karşıladı,çok naziklerdi,yorgunluk çayı ikramlarımızı yudumlarken giriş işlemlerimizi tamamlayıp,otel hakkında bilgiler verildi,odalarımıza çıktığımızda her şeyin çok ince ayrıntıyla düşünüldüğünü gördük,kocaman pofidik yatakları var,gördüğümde balıklama dalış denemelerim oldu:)o yataklardan biri bana düşmese de benim ek yatağımda deniz manzaralıydı,dalga sesliydi,
oda yataklarına balıklama dalış denemelerinden sonra,her odada bulunan su ısıtıcılarını kullanıp,her odada bulunan çay ve kahvelerinizi,kupalarınızda yudumlarken biraz daha dinlenebilirsiniz,
ve sonra yeni yerlerin keşfi gelir,
biz güler yüzlü,nazik,otel ekibimizden cumartesi akşamı için tavsiye istediğimizde plaj mevkiindeki güzel bir mekanı tavsiye ettiler,geç saatlere kadar pop müzik,daha sonra da clup tarzına dönüyorlar,tavsiyeye uyup mekana bi baktım gerçekten nezih bir ortama benziyordu,ama Ordu'ya gelmişken Ordu'ya has bir şeyler görmek,tatmak istiyor insan,Ordu'nun pideleri gb misal:)
tavsiye almadan gittik ama içgüdülerime güvenip Merkez Aktaşlar Restaurant'a girdik,hemen merkezin girişindeki göbekte bulabilirsiniz,başlangıç olarak yeşil zeytinden bir garnitür ve lahana turşularıyla gönlümü çaldılar,üstüne pideleriyle midemi fethettiler,
kapalı havalı cumartesi gününü bitirip,yeni bir güne uyandığımda güneş penceremi aydınlatıyordu,
çok şanslıydık,kasımın ortasında böyle güzel bir pazar günü bizi bekliyordu,
önce otelimizde güzel bir kahvaltı yapıyoruz,her ayrıntısını çok severek,
kahvaltınızı tercihleriniz doğrultusunda ister burda,ister restaurant kısmında,
ister havuz başında,ister ağaçların altında yapabilirsiniz,biraz hava durumu müsadesiyle paşa keyfiniz bilir,
kahvaltı sonra keyif kahvesi
*sağımda deniz var belirtmek isterim
yakın markajdan şöyle ki
isterseniz oltanızı da getirebilirsiniz
görüntüler sizi meraklandırdı mı?
küçük bir cennette olduğumu hissettiren Hampton by Hilton Ordu ya çok çok teşekkür ederim,
yaz tatili için neden hep Antalya'yı ,Bodrum'u düşünüyoruz acaba diye düşündüm,,,
bi şımardım,bi kocaman rahatladım,
bi kocaman kocaman adımlarla yaza tekrar tekrar tekrar gelmek gitmek istedim,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder